İngilizce Have Had Kullanımı, Konu Anlatımı ve Örnek Cümleler

İngilizce öğrenim sürecinde öğrencilerin en çok zorlandığı ve karmaşık bulduğu konulardan biri, aynı cümle içerisinde “have” ve “had” kelimelerinin peş peşe kullanılmasıdır. İlk bakışta bir tekrar hatası gibi algılanabilen bu durum, aslında İngilizcenin zaman yapısında oldukça önemli bir yere sahiptir. “Have” kelimesi, İngilizcede hem “sahip olmak” anlamını taşıyan bir ana fiil hem de Present Perfect Tense gibi zamanları oluşturmaya yarayan bir yardımcı fiil olarak işlev görür. Bu iki farklı görevin aynı cümlede birleşmesi sonucunda “have had” kalıbı ortaya çıkar. Özellikle geçmişte başlayıp günümüze kadar süren sahiplikleri veya deneyimleri ifade ederken kullanılan bu yapıyı kavramak, İngilizceyi daha akıcı ve doğru konuşmanızı sağlar. Bu rehberimizde, “have had” kullanımının arkasındaki gramer mantığını çözerek, konuyu zihninizde netleştirmenize yardımcı olacak açıklamalar ve örnekler sunuyoruz.

İngilizcede Have, Had, Has Ne Anlama Gelir?

İngilizce öğrenirken en temel yapı taşlarından biri olan “have” fiili, cümleye kattığı anlama ve zamana göre şekil değiştirir. Temel olarak “sahip olmak” anlamını taşıyan bu kelime; şimdiki zamanda özneye göre “have” veya “has”, geçmiş zamanda ise herkes için “had” halini alır. Bu ayrımı kavramak, hem sahiplik bildiren cümleleri hem de zamanları doğru kullanmak için hayati önem taşır.

İngilizce Have Kullanımı

İngilizce cümle yapısında “sahip olmak” fiilini kullanmak için standart “Özne + Yüklem + Nesne” dizilimi takip edilir. Bu fiil, cümlenin zamanına ve öznenin tekil/çoğul oluşuna göre şekil değiştirse de temel işlevi kişinin bir nesneye, özelliğe veya hastalığa (baş ağrısı vb.) sahip olduğunu belirtmektir. Cümle kurarken sadece “have” kullanabileceğiniz gibi, anlamı değiştirmeden “have got” yapısını da tercih edebilirsiniz.

İngilizce Have Olumlu Cümle Kullanımı

Şimdiki zamanda “sahiplik” belirtmek için özneye göre seçim yaparız. I, You, We, They özneleriyle “have” kullanılırken, He, She, It (üçüncü tekil şahıs) özneleriyle “has” kullanılır. Ayrıca günlük dilde, özellikle İngiliz İngilizcesinde “have got / has got” yapısı da sıkça kullanılır ve anlam aynıdır.

ÖRNEKLER:

I have a headache. (Başım ağrıyor / Baş ağrım var.)
She has a very important meeting today. (Onun bugün çok önemli bir toplantısı var.)
We have a large garden behind the house. (Evin arkasında büyük bir bahçemiz var.)
He has a lot of patience. (Onun çok sabrı var / O çok sabırlı.)
My phone has a low battery. (Telefonumun şarjı az.)
They have got a new puppy. (Onların yeni bir köpek yavrusu var.)
You have beautiful eyes. (Güzel gözlerin var.)

İngilizce Have Olumsuz Cümle Kullanımı

Bir şeye sahip olmadığımızı belirtirken “do not (don’t)” veya “does not (doesn’t)” yardımcı fiillerini kullanırız. Önemli bir kural olarak; cümleye “doesn’t” geldiğinde “has” kelimesi tekrar yalın hali olan “have” formuna döner. Yani “She doesn’t has” denmez, “She doesn’t have” denir.

I don’t have enough cash with me. (Yanımda yeterli nakit yok.)
She doesn’t have any interest in football. (Onun futbola hiç ilgisi yok.)
We don’t have time to waste. (Kaybedecek zamanımız yok.)
He doesn’t have a car, so he takes the bus. (Arabası yok, bu yüzden otobüse biniyor.)
They haven’t got any children. (Onların hiç çocuğu yok. – İngiliz tarzı)
My laptop doesn’t have a webcam. (Dizüstü bilgisayarımın kamerası yok.)
You don’t have permission to enter. (Giriş izniniz yok.)

İngilizce Have Soru Cümle Kullanımı

Karşımızdakine bir şeye sahip olup olmadığını sorarken “Do” veya “Does” yardımcı fiilini başa getiririz. Olumsuz cümlelerde olduğu gibi, soru cümlesinde de “Does” kullanılırsa fiil daima “have” olur. “Does she has?” yanlıştır, “Does she have?” doğrudur.

Do you have a charger? (Şarj aletin var mı?)
Does she have a boyfriend? (Onun erkek arkadaşı var mı?)
Do they have plans for the weekend? (Hafta sonu için planları var mı?)
Do we have any coffee left? (Hiç kahvemiz kaldı mı?)
Has he got a map? (Onda harita var mı? – İngiliz tarzı)
Does this hotel have a gym? (Bu otelin spor salonu var mı?)
Do you have a minute to talk? (Konuşmak için bir dakikan var mı?)

İngilizce Had Olumlu Cümle Kullanımı

Geçmişte sahip olduğumuz ama artık bitemiş durumları veya geçmişte yiyip içtiğimiz şeyleri anlatırken “Have/Has” fark etmeksizin herkes için “Had” kullanılır. Özne kim olursa olsun kural değişmez.

I had a terrible flu last winter. (Geçen kış kötü bir grip geçirdim.)
We had a small house by the lake. (Göl kenarında küçük bir evimiz vardı.)
She had long hair when she was a child. (Çocukken uzun saçları vardı.)
They had a great opportunity. (Harika bir fırsatları vardı.)
He had pizza for dinner yesterday. (Dün akşam yemeğinde pizza yedi.)
I had a meeting at 9 AM. (Sabah 9’da toplantım vardı.)

İngilizce Had Olumsuz Cümle Kullanımı

Geçmişte bir şeye sahip olmadığımızı söylerken “did not (didn’t)” kalıbını kullanırız. Burada en çok yapılan hata “didn’t had” demektir. Doğrusu “didn’t have” olmalıdır. Çünkü “did” geçmiş zamanı zaten verdiği için fiil yalın haline döner.

I didn’t have breakfast this morning. (Bu sabah kahvaltı yapmadım.)
She didn’t have enough money to buy the dress. (Elbiseyi alacak kadar parası yoktu.)
We didn’t have any problems during the trip. (Yolculuk sırasında hiç sorun yaşamadık.)
They didn’t have internet connection yesterday. (Dün internet bağlantıları yoktu.)
He didn’t have his ID card with him. (Kimlik kartı yanında değildi.)

İngilizce Had Soru Cümle Kullanımı

Geçmişle ilgili soru sorarken cümlenin başına “Did” getirilir. Tıpkı olumsuz cümlelerde olduğu gibi, “Did” kullanılan soru cümlelerinde de “Had” kelimesi yalın hali olan “Have” formuna dönüşür.

Did you have fun at the party? (Partide eğlendin mi?)
Did she have a car before this one? (Bundan önce bir arabası var mıydı?)
Did they have any questions? (Soruları var mıydı?)
Did we have homework for today? (Bugün için ödevimiz var mıydı?)
Did he have a good reason for being late? (Geç kalmak için iyi bir sebebi var mıydı?)

İngilizce Have Had Kullanımı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

“Have” ve “Has” arasındaki fark nedir?

Tek fark kullanılan öznedir. Anlamları aynıdır (sahip olmak). “I, You, We, They” özneleriyle have, “He, She, It” özneleriyle has kullanılır.

“Had” kelimesi şimdiki zamanda kullanılır mı?

Hayır, kullanılmaz. “Had”, “Have” fiilinin 2. ve 3. halidir. Sadece geçmişte kalmış durumları veya olayları anlatırken kullanılır.

“Have” fiili sadece “sahip olmak” demek midir?

Hayır. “Have” aynı zamanda yemek yemek (have breakfast), duş almak (have a shower) veya iyi dileklerde bulunmak (have a nice day) gibi kalıplarda eylem bildirmek için de kullanılır.

Geçmiş zamanda “Has” kullanılır mı?

Hayır. Geçmiş zamanda (Simple Past Tense) özne kim olursa olsun (I, He, She, They fark etmeksizin) sadece “Had” kullanılır. “Hased” veya “She hased” gibi kullanımlar yoktur.